11 Ocak 2016 Pazartesi

En Güzel Tatil Listem



1- Mimarisiyle Rotterdam


Hollanda’nın en beğendiğim şehirlerinden biri Rotterdam’dır. Çünkü hem deniz kenarında, hem de mimarisi ile çok ilginç bir şehirdir. Şehir Hollanda’nın güneybatısındadır. Amsterdam’ı saymazsa Hollanda’nın ikinci büyük şehridir. Buradaki limanı görmelisiniz, dünyanın en büyük limanıydı sonra ünü Çin’e kaptırdılar. Çok iyi alışveriş merkezleri ve eğlenceli bir gece hayatı vardır. Amsterdam’a göre oldukça ucuz sayılabilir. Hollanda ticaretinin kalbi bu şehirde atar.
II. Dünya savaşı sırasında, Almanlar şehri yok ettikleri için savaşın ardından şehir dillere destan bir mimari stille yeniden inşa edilmiştir. Her yer bisiklet kaynıyordur. Neyse tarihten çıkalım bugüne gelelim, çok güzel restoranları var. Eğer kumar gibi bir alışkanlığınız varsa tam size göre bir şehir diyebilirim. Ben bu şehrin mimarisine aşığım.


2- Doğal Güzelliğiyle Bern


İsviçre'nin başkenti Bern, başkent ya da büyük şehir olmasıyla değil. İçinden geçen ırmağı ve yeşillikler içindeki o tertemiz haliyle olmasıyla benim sevgimi kazanmıştır. Bern Avrupa'nın en küçük başkentlerinden birisidir. Burada eski şehir denilen bir bölge var, tam turistlere layık bir yer, gidince görecekseniz neredeyse İsviçreli bulamazsınız. Bern yeşilli, mavisi ve sessizliği ile çoğu zaman özlediğim şehirdir.  Şehrin old town' denilen bölgesinin UNESCO dünya mirası listesindedir. Bildiğiniz gibi İsviçre kantonlarla yönetiliyor bu kanton daha ziyade Fransız bölgesidir, çoğu İsviçreli Fransızca konuşur. Bern’de gezilecek o kadar güzel yerler var ki: Gurten Tepesi, Albert Einstein'ın evi, Bear Park, Old City, Kornhaus Platz meydanı, meşhur bir Zyglogge Saat Kulesi, Kunstmuseum, Berne Historical Museum, Swiss Alpine Museum, Gotik Katedral.. liste uzar gider.

3- Polonya'nın Görsel Şöleni Krakow


Biz ona Krakov deriz, bana kalırsa Polonya’nın ve Avrupa’nın en güzelleri arasında ama kim bilir! Orta büyüklükte bir Polonya şehridir. Vistül ırmağı kenarındadır. Burası dünyanın en önemli ticaret ve alışveriş merkezi kumaş pazarına sahiptir. Ne yazık ki görsel şölen sunan bu şehir gerekli turist ilgisini bir türlü görememiştir. Bir bilim ve sanat kentidir kısaca o Polonyalıların gözdesidir. Benim de takdirimi kazanmayı bilmiş güzel şehirlerden biridir, mutlaka gezilmesi gereken şehirler listesine rahatlıkla alabilirsiniz. Çizgi filmlerden çıkmış gibi bir şehir. Ben pek severim. Yeşili, mimarisi ve güzel çatılarıyla Krakov diyorum.

4- Galyalıların Gururu Dublin


Galya’nın yıldızı Dublin. İrlanda Cumhuriyetinin güzel şehridir. Bizden vize istiyor haberiniz olsun. Dublin’e THY seferleri var, bu konuda sıkıntımız yok. İklimi çok değişken olsa da yeşilliği ve temiz görünümü ile beni benden almış bir şehirdir. Bana göre İrlanda’nın en iyi şehridir. Temple Bar, tüm turistlerin görmeyi arzuladığı bir mekândır. Liffey nehri bu şehre ayrı bir güzellik katar, İngiltere’de olduğu gibi trafik soldan soldandır. Aman diyeyim pat diye yola atlamayın alışmak zaman alır apartta kalırsınız. Dame Street denilen bir caddesi var ben burayı çok beğeniyorum güzel meşhur Irish PUB’lar var. Bu şehirde tek sevmediğim şey kumar, millet kumar oynamaya bayılıyor, oynamadım, oynamam da, zerre keyif almıyorum çünkü. Dublin demek güzel müzik demek PUB demek.

5- Önce Madrid

İnsanlar Barca dese de ben Madrid diyorum. Neden? Burası bir metropol, çok kültürlü Barcelona kadar tutucu değil. Yaşamayı bilen insanlar bu Madridliler. Burada bir Londra havası var. Afrika baştan olmak üzere onlarca kökenden, kıtadan ve ülkeden insan burada yaşıyor. Kültürü zengin. Mimarisi çok farklı devlet binaları ve saraylar etkileyici.  Şehrin ulaşımı kolay, ihtiyaç halinde metro ve otobüs ağı yeterli. Barcelona çok snop bir şehir ve Madrid’i gölgeliyor didyebiliri. Gezilecek o kadar çok yer var ki mesela, Puerto del sol denen güneş kapısı, Palacio Real, Prado Museum, Avrupa’nın en önemli sanat galerilerinden biridir. Ünlü İspanyol ressamların sayısız resmi bulunmaktadır. Yine Plaza Mayor listeye alınması gerekir. Bak burada çok iyi tapas yapan mekânlar var bunda iddialıyım.

6- Akdenizin Yıldızı Lizbon


Akdeniz güzeli Lizbon Portekiz ve Akdeniz’in en özel şehirlerinden biridir. Çünkü ben burayı İstanbul’a çok benzetiyorum. İstanbul’dan Lizbon’a gelmek kolaydır. THY ile yaklaşık 4 saat 35 dakika civarında bir yolculuktan sonra buraya geliyorsunuz. Burada Praça da Figueira'ya uğrayın. Lizbondaki Rua Augusta caddesinde en güzel alışveriş seçeneklerini sunar. Rua Agusta’dan sonra Tagus Nehri'ne doğru yürüyüp biraz kendinizi dinleyebilirsiniz. Burası İstanbul’a benziyor dedim bu nehirden dolayı çünkü bu nehir Lizbon’a boğaz görüntüsü veriyor, üzerindeki köprü de Boğaz Köprüsü gibi. Lizbonda bir bira müzesi var ben faklı bulduğum için yazdım. Burada tadacağınız şey Portekiz peyniri olsun gerçekten tadı fena değil. Lizbon katedrali, Eduardo VII Park,  Torre de Belem,  25 Nisan Köprüsü gibi çok özel yerler var. Unutmadan Lizbon demek Fado demek benim için.


7- Balkan Güzeli Belgrad



Bana göre Balkanların en önemli şehirlerinden biri Belgrad. Neden burası tercih edilebilir. Vizesiz gezebileceğiniz bir yer. Son dönemlerde çok moda bir tabirle çok önceden tanımamız gereken ama yeni tanımaya başladığımız Nikola Tesla’nın şehri burası. Kalemegdan, Knez Mihajlova Caddesi Belgrad’da gezilecek yerler arasında. Burada mutlaka yapmanı gereken bir şey var o da Tuna Nehri ve Sava Nehri’nde Tekne Gezisi yapmak olacak. Keyif alacağınız kesin. Belgrad çok bakımlı bir şehir. Belgrad denince akla gelen imgelerden biri Mareşal Tito olmalıdır, onun anıt müzesini de görebilirsiniz. Belgrad 5 günlük bir tatilde çok rahat gezebileceğiniz, bakımlı ve size görsel şölen sunan bir şehir. Burada kahve kültürünün yaygın olduğunu görecek ve çok şaşıracaksınız ama bahsi geçen kahve Türk kahvesi. Buraya geldiğinizde yüzün kulüplere uğramayı unutmayın derim.

8- Azeri Kültür Şehri Gence


Gence Azerbaycan’ın en büyük şehirlerinden biridir. Nüfusu 1 milyonu aşıyor. Gence Çayı kenarına kurulmuş şehirde öğrenci nüfusu dikkatimi çekmişti, Sonra burada birçok eğitim kurumu olduğunu öğrendim. Bu şehirden neden etkilendim. Bir yaşanmışlık hissi veriyor. Gence’de gezilecek yerler arasında Bayrak Meydanı,  Haydar Aliyev Meydanı,  Etnografya Kompleksi, Modern Sanat Müzesi, Çocuk Yaratıcılık Merkezi, Şah Abbas Kervansarayı,  Nizami Medresesi gibi güzel ve etkileyici yerler var. Ünlü Azeri şair Nizami’nin memleketi olması beni etkileyen duygusal yönlerden biridir. Burası Azerilerin kültür köklerini iyi yansıtan bir şehirdir.

9- Güzel Kadınlar Şehri Riga


Avrupa’nın en küçük ülkelerinden biri olan Letonya’nın başkentidir. Letonya’nın başkenti size beklediğimizden çok daha fazlasını sunacak, sürprizleri olan bir şehirdir. Eski şehir trafiğe kapalı, mimarisi iyi korunmuş, gezmesi dolaşması çok keyifli bir bölge, buradaki St. Peter’s Kilisesini gezmeniz lazım. Riga’ya gidip de House of the Blackheads ve Town Square’de fotoğraf çekinmedi iseniz çok yazık. Riga küçük ama küçük olduğu kadar da güzel bir Avrupa şehri, Baltıkların güzel bir parçasıdır. Damında, çatısında kedi heykelleri göreceğiniz tek şehir Riga olacaktır. Bundan ala sürpriz mi olur. Sessiz, sakin ama bir o kadar da şirin bir kent Riga, kesinlikle öneriyorum.

10- Sanatın Başkenti St. Petersburg


Muhteşem kültürü, beyaz geceleriyle büyülü bir şehirdir. St. Petersburg gibi sanat ve tarih kokan bir şehir bulmak zor. İhtişamlı binaların ve geniş yollarıyla sizde hayret duygusu uyandıracak şehirdir. Dünya’da sanatla en haşır neşir şehir hangisidir deseler St. Petersburg derim. Bu şehirde gezilecek sayısız müze, bina ve saray vardır. Ama bunların hiç biri dünyaca ünlü Hermitage Müzesi’nin yerini tutamaz. Nevsky Prospekt, Petersburg’un en önemli caddesidir, burayı birkaç kez turlayıp. Yorulunca Rusların meşhur patatesli yemeklerinden birini söyleyip üstüne o güzellikte birkaç bardak şarap içebilirsiniz. St.Petersburg’taki metrolar acayip derinlikte ben inince çok şaşırmıştım. Bu şehir en az 3 kez ziyaret edeceğiniz bir Rusya şehri olmalıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder